Yönetmeliğin bize Kaynaştırma başlığı altındaki 24. Maddede ilk söylediği, öğrencilerin başarılarının BEP’lerine göre değerlendirilmesi gerektiğidir. Her bir özel gereksinimli öğrenci için kendi özelliklerine ve performansına uygun BEP hazırlanır ve öğrenciler BEP’lerinde yazılı olan amaçlara ulaşıp ulaşmadıklarına ilişkin değerlendirilirler. Bazı öğrenciler için BEP’lerinde yazan amaçlar aynı sınıfta bulunan akranlarından 1-2 sınıf geriden gelecek şekilde yazılmışken bazı öğrenciler için müfredatta olan akademik derslerin yanı sıra ek çalışma alanları ve bunlara ilişkin amaçlar da yer almaktadır. Bu durumda, öğrencinin amaçlarına bağlı olarak değerlendirmeler bazen programa dayalı değerlendirme olabilecekken bazen de öğretmenin kendi hazırlayacağı değerlendirme araçlarıyla değerlendirilmesi söz konusu olabilecektir.
Videoda da anlatıldığı gibi, bazı özel gereksinimli öğrenciler yerleştirildikleri sınıflardaki akranlarıyla aynı düzeyde amaçları gerçekleştiremeyecekleri için, o öğrenci için öğretimin içeriğinde uyarlama yaparak o derse ilişkin; ek öğretim amaçları belirlemek, öğretim içeriğini basitleştirmek ya da öğretimin içeriğini farklılaştırmak şeklinde uyarlama yapılabilir. O halde akılda ilk bulundurulması gereken özel gereksinimli öğrencilerin kendi BEP’lerinde yer alan hedefler doğrultusunda değerlendirilmesi gerektiğidir.
Tüm ölçme ve değerlendirme süreçlerinde öğrencilerin yetersizlik türü, gelişim özellikleri ve eğitim performansları doğrultusunda, süre, yöntem, cihaz ve materyallerde düzenlemeler yapılarak gerekli tedbirlerin alınması gerektiği de Yönetmelikte yer almaktadır. Bu madde kapsamında, özel gereksinimli öğrencinin yetersizlik türüne ve yetersizlikten etkilenme düzeyine bağlı olarak gereksinimleri göz önünde bulundurulmalıdır.
Gerekli durumlarda ek süre verilmesi yapılabilecek değerlendirme uyarlaması türlerinden biridir. Öğrenci okumada ve okuduğunu anlamada sorun yaşayan bir öğrenci ise, bu öğrenci için sınav süresini arkadaşlarınınkinden uzun tutmak uygun olacaktır. Ya da görme yetersizliği olan bir öğrenci için başka biri sınav sorularını okuyacak ve gerekli yerlerde betimleme yapacaksa, bu öğrenci için de ek süre verilmesi uygun bir uyarlama olacaktır.
Farklı bir yöntem ile değerlendirme yapılması da yine önerilen değerlendirme uyarlamaları arasındadır. Örneğin, görme yetersizliği olan ya da işitme yetersizliği olan öğrenciler için yazılı sınav yerine öğrencinin sözlü olarak cevap vermesine izin vermek önerilebilirken dil ve konuşma bozuklukları olan öğrenciler için sözlü sınavlar yerine yazarak cevap verebileceği yazılı sınavlar uygulanması önerilebilir. Zihin yetersizliği olan ya da öğrenme güçlüğü olan öğrenciler için çoktan seçmeli sınavlarda seçenek sayısını azaltmak da önerilebilir.
Öğrencilerin gereksinimlerine ve özelliklerine bağlı olarak değerlendirmeler sırasında farklı cihazlar kullanılmasına izin vermek yapılabilecek değerlendirme uyarlamaları arasındadır. Örneğin, görme yetersizliği olan öğrencinin sınav sırasında Braille daktilosu kullanmasına izin vermek ve sınavın hemen bitiminde yazdıklarını okumasını isteyerek öğrencinin okuduklarını notlandırmak mümkün olabilir. Görme yetersizliği olan ancak, görme kalıntısını kullanabilen öğrenciler için okudukları metni daha büyük puntolu olarak görmelerini sağlayan optik okuyucular kullanmalarına izin vermek de yine yapılabilecek uyarlamalar arasındadır. İşitme yetersizliği olan öğrencinin sınav sırasında konuşulanları ve yönergeleri daha iyi anlayabilmesi için dersler sırasında kullanmıyorsa bile sınav sırasında fm cihazı (fm cihazında öğrencinin boynuna bir fm cihazı takılır, öğretmen de bu cihaza bağlı bir yaka mikrofonuna konuşur. Böylece öğretmenin söyledikleri öğrencinin işitme cihazına yönlendirilmiş olur.) ile sınava girmesine izin vermek söz konusu olabilecektir.
Yönetmelikte ayrıca, işitme yetersizliği, zihin yetersizliği ve otizmi olan öğrencilerin yabancı dil derslerinden muaf olabilecekleri de yer almaktadır. Zorunluluk olmamakla birlikte, belirtilen yetersizlik gruplarındaki öğrenciler, velisinin isteği doğrultusunda yabancı dil derslerinden muaf tutulabilirler.
Görme yetersizliği olan öğrenciler için resim, şekil, grafik içeren değerlendirme soruları kabartma olarak, betimlenerek ya da bu soruların yerine eş değer sorular hazırlanarak değerlendirme yapılması da yine Yönetmelikte yer almaktadır. Görme yetersizliği olan öğrencilerin sahip oldukları yeterlikler belirlenerek eğer betimlenerek anlayabilecekse bu uyarlama türü benimsenmeli, eğer kabartma kullanarak daha iyi anlayabilecekse bu uyarlama yolu kullanılmalıdır. Bazı soru türlerinde ise bu uyarlama türlerinden birini kullanmak zorunlu olabilecektir (Örneğin, coğrafya dersinde Akdeniz bölgesinde dağların yerleşimini anlatabilmek için öğretmen kabartma haritadan yararlanmalıdır. Buna karşılık Türkçe dersinde okuma metninin yanındaki resim betimlenerek öğrencinin resme ilişkin soruları betimleme sonrası cevaplanması beklenebilir.). O halde hem öğrencinin koşulları hem de sorunun özellikleri göz önünde bulundurularak en uygun uyarlama türünü tercih etmek gerekecektir.
Bir başka maddede ise, motor becerilerde yetersizliği olan öğrencilerin velisinin yazılı talebi doğrultusunda motor beceri gerektiren derslerinden muaf tutulabilecekleri ifade edilmektedir. Örneğin serebral palsili bir öğrencinin beden eğitimi dersinden muaf olması sağlanabilir. Ya da el kaslarını kullanma ile ilgili başka tür bir fiziksel yetersizliği olan bir öğrencinin el kaslarını kullanması gereken atölye dersinden muaf olması sağlanabilir.
Yönetmelikte yer alan, önemli olan ve akıldan çıkarılmaması gereken bir değerlendirme maddesi de ailesinin yazlı talebi ve BEP geliştirme biriminin kararı doğrultusunda ilkokulda bir defaya mahsus olmak üzere sınıf tekrarı yaptırılabilir. Aileler genellikle okuma yazma becerilerinin ve matematiğin temel becerilerinin öğrenildiği İlkokul 1. Sınıfta öğrencinin temelinin sağlam olması için çocuklarının 1. Sınıfı tekrar okumasını istemektedirler. Böyle bir hakkın olduğunu bilmek siz öğretmenlerin aileleri doğru bir şekilde yönlendirebilmeniz için son derece önemlidir.
Buraya kadar verilen bilgilerden ve örneklerden görüldüğü gibi, Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği okulların farklı kademelerinde uygulanabilecek şekilde ve farklı yetersizlik gruplarıyla kullanılabilecek şekilde değerlendirme uyarlamaları içermektedir. Bu yasal hakları uygulamak sizlerin hem sorumluluğunuzu azaltacaktır (tipik gelişen öğrencilerin ailelerinin itirazlarına karşı) hem de öğrencinin kendi yeterlilikleri çerçevesinde değerlendirilmesi yapılmış olacaktır.
En kısa sürede size dönüş yapılacaktır